“İnsan beyni bizim anlayabileceğimiz kadar basit olsaydı onu anlayamayacağımız kadar aptal olurduk .”
-Joestin Gardner
Beynimize başka açıdan bakmak gerek; günlük rutinleri bırakıp beyin araştırmalarını incelemek, beynimizle ilgili farkındalığımızı geliştirmek. Bunun için ilk adım olarak potansiyeli performansa çevirmek için Caine’in beyin/akıl için 12 öğrenme ilkesini inceleyerek başlayalım.
Caine’in Beyin İçin 12 Öğrenme İlkesi
Öğrenme liderleri, öğrenme sürecini tasarlarken beyin için 12 öğrenme ilkesi göz önünde bulundurmalıdır.
1. Beyin paralel bir işlemcidir
Etkili ve verimli bir öğrenme süreci, beynin tüm yönleriyle işleyişini sağlayan, öğrencinin tecrübelerinin, bir orkestra gibi yönlendirildiği bir süreçtir.
2. Öğrenme, tüm fizyoloji ile ilgilidir
Fizyolojik fonksiyonları etkileyen her şey öğrenme yeteneğini de etkiler. Stres yönetimi, bol oksijen, beslenme ve spor öğrenme süreciyle ilişkilendirilmelidir.
3. Anlam arayışı doğuştandır
Beyin, öğrenmek için tasarlanmıştır. Sürekli bir anlam arayışı içerisindedir. Öğrenme sürecinin merak uyandırıcı ve anlamlı tasarlanması, öğrencilere geniş seçme olanağı sağlanması ve öğrencilerin düşüncelerine değer verilmesi onların daha derinden anlamalarına katkı sağlar.
4. Anlam arayışı, örüntülenme yoluyla ortaya çıkar.
Beyin şu veya bu biçimde her zaman örüntülüyor ve yeni anlamlar yaratıyor. Öğrenme sürecinde, hayal kurma, eleştirel düşünme ve problem çözme gibi örüntüleme yollarının kullanılması öğrencilerin örüntüleri anlama, yeni örüntüler yaratma potansiyellerini kullanmalarına fırsat sağlayacaktır.
5. Örüntülemede duygular çok önemlidir
Bilişsel ve duyuşsal öğeler birbirinden ayrılamaz. Öğrenme liderleri, öğrenme sürecinde öğrencilerin duygu ve tutumlarını dikkate alarak duygusal destek sağlamalıdırlar.
6. Beyin parçaları ve bütünleri aynı zamanda işler.
Öğrenme sürecinde bilginin parça parça ya da bütüncül olarak verilmesi öğrenmede güçlükle karşılaşılmasına neden olur. Parçalar ve bütün karşılıklı etkileşim içindedir. Bu doğrultuda öğrenme sürecine bütüncül başlamalı ve analitik bir bakış açısıyla devam edilmelidir.
7. Öğrenme, hem doğrudan odaklanan hem de yan uyarıcılardan algılanan bilgileri içerir.
Öğrenme sürecini tasarlarken, öğrenme ortamının sıcaklık, gürültü, nem gibi fiziksel koşullar yanında ortamda bulunan görsel uyarıcılara da dikkat edilmelidir.
8. Öğrenme, her zaman bilinçli ve bilinçdışı süreçleri içerir.
Öğrenme sürecinde, öğrencilerin yaşadıkları ve okudukları deneyimleri yansıtmalarına fırsat tanınmalıdır. Bu süreç öğrencilerin, neyi nasıl öğrendiklerini gözden geçirmelerini sağlar. Böylece öğrenmenin sorumluluğunu üstlenmeye başlarlar.
9. Hafızayı organize etmenin en az iki yolu vardır; uzamsal hafıza sistemi ve ezbersel öğrenme sistemi.
Öğrenme sürecinin ezbere odaklanması öğrenmede transferi zorlaştırır ve anlamayı zorlaştırır. Öğrenme sürecinde uzamsal hafıza sistemini çalıştıracak etkinlik temelli çalışmalara yer verilmelidir.
10. Öğrenme gelişimseldir
Öğrencilerin gelişimsel özellikleri ve bireysel farklılıları dikkate alınarak tasarlanan öğrenme süreci öğrenmeyi kolaylaştırmaktadır.
11. Öğrenme, zorlanmayla zenginleşir, tehditle engellenir.
Öğrenme sürecinde destekleyici, güçlendirici ve zorlayıcı bir ortam oluşturulması öğrencilerdeki anlama düzeyi pozitif etkileyecektir.
12. Her beyin kendine özgüdür.
Öğrenme süreci, tüm öğrencilerin bireysel farklılıklarını ve öğrenme deneyimlerini sergilemelerini olanak vermek için çok yönlü olmak zorundadır. Çünkü öğrenciler potansiyellerini ortaya koydukları zaman öğrenebilirler.