Şiddetsiz İletişim

Şiddetin başrolde olduğu zamanları yaşıyoruz. Şiddet; okulda, evde, sokakta, işyerinde, ekranlarda, sosyal-medyada kısaca her yerde… Şiddetin insanların adeta hücrelerine işlediğini gözlemlemek için, bir dolmuşa binmek, sokakta yürümek, konuşmalara kulak vermek bile yeterli olabiliyor. İnsanın doğası olumludan yanayken, şiddet bu doğayı adeta paramparça ediyor. Şiddeti merkezine alan insan en çok da kendine zarar veriyor.

Öyle başkalarıyla değil kendimizle gerçekten yüzleşme zamanı belki de geldi de geçiyor. Özellikle de iletişim kurma biçimimizi. Yaşadığımız iletişim sorunlarını, öfke ve şiddete götüren düşünce kalıplarını anlamayı, anlaşmazlıkları barışçıl görüşmelere dönüştürebilmeyi, kendimizi tam ifade edebilmeyi, korku, utanç veya suçluluk duygusu yerine empatiyle ilişkilerimize farkındalık kazanmayı öğrenmemiz gerekiyor.

Bizi doğamızdaki şefkatten koparan, şiddet ve sömürü odaklı davranışlara yönelten nedir?  Ve bunun tersine, bazı insanların en zor şartlar altında bile doğalarındaki şefkate bağlı kalmalarını sağlayan nedir? Bu iki soruyu hayatının odağına alan Marshall Rosenberg ilişkilerimizi geliştirecek en etkili araçları sunduğu kitabı ‘’Şiddetsiz İletişim’’ i başucu kitabı tekrar tekrar okumalık.

Marshall Rosenberg şiddetsiz iletişim konusunda düşünmeye çok erken yaşlarda başlamış ve profesyonel hayatını şiddeti yok etmeye adamış. Wisconsin Üniversitesi’nde klinik psikoloji eğitimi gören Rosenberg, şiddeti dil, düşünce ve iletişim tarzımızla ilişkilendirerek, şiddetsiz iletişim kuramını geliştirmiş. Şiddetsiz İletişim Merkezi’ni kurarak sayıları üç yüzü aşan eğitmen ekibiyle bu barışçı yöntemi geliştirmek üzere seminerler vermiş, görüşmelere katılmış.

Şiddetsiz İletişim yöntemi ilk başlarda ırkçı çatışmalara barışçı çözümler bulmak amacıyla kullanılmış, zamanla şiddetin yuvalandığı pek çok alanda uygulanmış. Şiddetsiz İletişim, ‘’tüm varlığımızla ve içtenlikle dinlemeyi’’yi, saygı ve empatiyi besler; gönülden vermeyi karşılıklı bir istek haline getirir. Şiddetsiz İletişimi kimileri kendilerine karşı şefkatli olabilmek, kimileri yakın ilişkilerinde daha derin bağlar kurma, kimileri ise iş ortamında veya siyasi arenada etkili ilişkiler kurmak amacıyla kullanmaktadır. Son yıllarda ise, tüm dünyada her türden anlaşmazlıklarda ve çatışmalarda arabuluculuk yaparken kullanılmaktadır.

Marshall B. Rosenberg’in  yazdığı ‘’Şiddetsiz İletişim’’ kitabı işte tam da bu yönde kendimizi geliştirmemize katkı sağlayacak nitelikte. Son yıllarda en çok hediye ettiğim kitaplardan biri olan ‘’Şiddetsiz İletişim’’ sunduğu pratik ve anlamlı önerileriyle bakış açımızı geliştirir nitelikte. Şiddeti kovup yerine şefkati yerleştirmeye niyetlenen herkes için kılavuz niteliğindeki kitap günlük hayatta barış yollarını tıkayan, kişileri çözümsüzlüğe mahkûm eden şiddeti kovmak üzere çok sade ve yapıcı bir yöntem geliştirmiş

 Yazar kitabında, şiddetsiz iletişim “doğal şefkatimizi ortaya çıkararak, kendimizle ve birbirimizle bağ kurmamıza yardımcı oluyor. Ve dünyadaki birçok aktarılan örnek bu düşüncenin gerçek olduğunu ortaya koyuyor’’ olarak düşüncelerini belirtmiş.

Kitapta yer alan başlıklar oldukça dikkat çekici;

Gönülden vermek, şefkati engelleyen İletişim, değerlendirmeden gözlemlemek, duyguları fark ve ifade etmek, duygularımızın sorumluluğunu üstlenmek, empatiyi anlamak, empatinin gücü, kendimizle şefkatle bağlanmak, öfkeyi tam olarak ifade etmek, gücün koruyucu amaçla kullanılması, kendimizi özgürleştirmek ve başkalarını desteklemek, şiddetsiz iletişimde takdiri ifade etmek.

Şiddetsiz iletişimin dört öğesi var. Bunlar: gözlem, duygu, ihtiyaçlar ve istek/rica. Şiddetsiz iletişime ilişkin yöntem ve teknikleri  yaşamımızın içine almak zaman, odak, ve gayret gerektiriyor. Ve sonuçları ise deneyimlemeye değer. Hayata geçirmek için 3 şey gerekli PRATİK PRATİK PRATİK…

Kitap da şiirlere de yer verilmiş. O şiirlerden biri;

Başa çıkabilirim yaptıklarımı

ya da yapmadıklarımı söylemenle.

Yorumlarınla da baş edebilirim,

Yeter ki karıştırma ikisini birbirine.

İşleri bulandırmak istiyorsan

yapman gereken belli:

Benim yaptığım şey ile

Karıştır kendi tepkini

Bitmemiş işleri gördüğünde

Hayal kırıklığına uğradığını söyle,

Ama beni harekete geçiremezsin

bana ‘’sorumsuz’’ demekle.

Tekliflerine ‘’hayır’’ dediğimde

bana incindiğini söyle,

ama bana ‘’duygusuz’’demen

şansını artırmayacak gelecekte.

Evet başa çıkabilirim yaptıklarımı

ya da yapmadıklarımı söylemenle.

Yorumlarınla da baş edebilirim.

yeter ki karıştırma ikisini birbirine.

Marshall Rosenberg

siddetsiziletişim

Bu yazım 05.03.2015’de Eğitimpedia‘ da yayınlanmıştır.

İLGİLİ YAZILAR

YAZILAR

Ergen Beyin Rehberi

Gençlik ve gençlik dönemine dair geçmişten günümüze kadar pek çok söylenegelmiştir. Öyle ki M.Ö....

İnsan Her Koşulda

‘’İlim ilim bilmektir İlim kendin bilmektir Sen kendini bilmezsin Ya nice okumaktır’’ dizelerinin sahibi halk şairi Yunus...

Yetişin Çocuklar

Mimar Friedensreich Hundertwasser, ‘’Tek başına kurulan hayal rüyadan ibarettir.Hep beraber kurulan hayal, hakikatin başlangıcıdır.’’...

Gerçekten Beni Duyuyor musun?

Başarılı çocuklar yetiştirmek, mutlu çocuklar yetiştirmek, mükemmel çocuklar yetiştirme. Bu başlıkları son yıllarda o...

Bütün Beyinli Çocuk

‘’Ebeveynler genellikle çocuklarının bedenleri konusunda uzmandır. 98.6 F derecenin üzerindeki bir beden ısısının ateş...

Eğitimde Finlandiya Modeli

Yeni bir eğitim- öğretim dönemi başladı. Bu yılda okullarda, öğretmenler arasında, pek çok kongre,...

KATEGORİLER

YORUMLAR

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

thirteen − ten =