İnsanoğlunun en önemli yeteneklerinden biri olan öğrenme, yaşam sürecinin önemli bir parçasıdır. Herkesin öğrenebildiği ama herkesin farklı biçimde öğrendiği yapılan araştırmalarla ortaya konmuştur. Günümüzün eğitim yaklaşımında öğrenmeyi öğrenme ön plan çıkmıştır.
Bireyin öğrenme çalışmaları üzerinde kendisinin söz sahibi olması olarak açıklanabilecek bu süreçte bireyler öğrenme sürecini bilinçli olarak ve öğrenmeyi sağlayan etkinliklerle gerçekleştirmelidir. Öğrencilerin öğrenmeyi öğrenebilmeleri için öncelikle kendi öğrenme özellikleri ile ilgili bilgi sahibi olmaları gereklidir. Bu yönde yapılan çalışmalarda, öğrenme stili kavramının ön plan çıktığı görülmektedir. Öğrenme açısından önemli bir yere sahip olan öğrenme stili bireyin öğrenmeye yönelik çeşitli özelliklerini içermektedir. Öğrenme stili kavramını tanımlamadan önce stil bireyin öğrenmeye yönelik çeşitli özelliklerini içermektedir. Öğrenme stili kavramını tanımlamadan önce stil kavramını açıklamakta yarar vardır. Stil, bireyin tercihini gösterir, göreceli olarak durağandır ve bireyin kişiliğinin bir boyutudur. Bireylerin giyim, konuşma, araba kullanma vb. konularda stili olduğu gibi öğrenmede de belli stilleri vardır.
İlk kez 1960 yılında Rita Dann tarafından ortaya konan öğretim stili kavramı sürekli araştırılan bir konu olmuştur. İnsanların birbirinden farklı öğrendiklerini araştırmalarıyla ortaya konan Rita Dann “öğrenme stili” kavramını şu şekilde tanımlamıştır: “öğrenme stilleri her bir öğrencinin yeni ve zor bilgiyi öğrenmeye hazırlanırken, öğrenirken ve hatırlarken farklı ve kendilerine özgü yollar kullanmasıdır”.
Kolb ise öğrenme stili kavramını, “bireyin bilgiyi alma ve işleme sürecinde tercih ettiği yollar” olarak tanımlamıştır. Ayrıca Kolb, öğrenme stili dört çeşit olarak açıklamıştır. Bunlar: ayırt edici, dönüştürücü, uyum sağlayıcı ve özümleyici öğrenme stilleridir. Öğrenmeyi öğrenmenin temel basmaklarından olan öğrenme stillerini öğrencilerin ve öğretmenlerin bilmesi gerekmektedir. Öğrenme stillerinin bilinmesi tembel ve yaramaz olduğunu sandığımız pek çok öğrencinin sadece stillerini bilinmediği ya da dikkate alınmadığı için öğrenmediği sonuçlarını doğurmaktadır. Bireylerin bilgileri algılama ve öğrenme sürecindeki tercihleri açısından bireysel farklılıklarının olduğu ve öğrenme stiline uygun öğretim ortamında daha iyi öğrendiğini ortaya koymuştur.
Bireyin öğrenme stillerinin belirlenmesi, bu bireylerin nasıl öğreneceği ve bu bireylere uygun öğrenme-öğretme sürecinin nasıl tasarlanacağına ilişkin veriler sağalır. Bu sürecin iki temel öğesi öğretmen ve öğrencidir. Öğrencinin öğrenme stilini bilmesi başarı ve özgüvenini artırırken, öğretmenlerin öğrencilerinin öğrenme stillerini bilmesi daha etkili bir öğrenme-öğretme süreci tasarlamasına katkı sağlayacaktır. Öğretmenlerin kendi öğrenme stillerini bilmesi ve öğrenme stilleri ile ilgili görüşleri önem kazanmaktadır. Okulların, öğretmenlerinin öğrenme stillerini belirlemeleri ve bu konuda öğretmenlerine hizmetiçi eğitim vermeleri gerekmektedir.